2024 başkanlık seçimini kazanarak ikinci kez göreve gelen Donald Trump ilk dönemine kıyasla daha kapsamlı ve iddialı bir politik gündemle işbaşı yaptı. “Önce Amerika” söylemini takip eden bu gündem ABD’nin yanı sıra uluslararası sistem açısından da yeni bir dönüm noktası mahiyetinde. Küresel ölçekte Amerikan hegemonyasının sorgulandığı bir dönemde Trump’ın uygulamaya koyduğu ve hayata geçirmeyi planladığı politikalar köklü değişimlerin başlangıcını temsil ediyor. Bu eser Trump’ın ikinci dönem politikalarını toplumsal, siyasal ve ekonomik dinamiklerle ilişkilendirerek analiz ederken aynı zamanda ortaya çıkabilecek yeni jeopolitik gelişmeleri de mercek altına alıyor. Trumpizmin yükselişi ise iç politikadaki kutuplaşmayı keskinleştirirken uluslararası alanda korumacılık,milliyetçilik ve ittifaklardan uzaklaşmayı normalleştiriyor. ABD’nin ekonomik krizlerden göç tartışmalarına, kültür savaşlarından dış politikadaki sert kırılmalara kadar uzanan sarsıntılarının tek bir siyasal projede nasıl birleştiğini gösteren bu kitap Amerikan rüyasının kırılganlığını da gözler önüne seriyor. Trump Amerikası’nda mesele yalnızca Washington’daki iktidar mücadeleleri değil aynı zamanda dünyanın geri kalanının bu yeni Amerika’ya nasıl uyum sağlayacağıdır. Elinizdeki kitap Trump’ın ikinci dönemiyle birlikte hızlanan Amerikan siyasetindeki dönüşümü hem iç toplumsal fay hatları hem de dış küresel kırılmalar ekseninde ele alarak günümüz siyasetine dair kapsamlı, çarpıcı ve eleştirel bir perspektif sunuyor
