Tükendi
Gelince Haber Verİstanbul Boğazı’nın mavi sesi, kahvelerde yankılanan insan hikâyeleri, kaybolmuş dostluklar, denize dökülmüş yaşamlar… Vecdi Çıracıoğlu, mavinin sonsuzluğundan süzülmüş öykülerinde, unutulmaya yüz tutmuş bir dünyanın kapılarını aralıyor.
Bir yanda balık göçlerinin heyecanı ve denize kök salmış insanların hayata tutunma çabaları, diğer yanda yalnızlık, kaybolmuş aşklar, yoksulluğun ve dışlanmışlığın ağır izleri… Her satırda Boğaz’ın tuzu, rüzgârı ve erguvan kokusu var.
Maviden yalnızca bir öykü kitabı değil; aynı zamanda bir kuşağın belleği, denizin kıyısında büyümüş insanların içli şarkısı…
Vecdi Çıracıoğlu “Deniz güzeldir” diyor bu kitabında ama şunu da unutmuyor: Deniz insanın kaderidir.
Denize bakmaktan geldim. Yüzümde tuzu kaldı baktığım yerin. Bir zamanlar tanıdığım ama şimdi aramızda olmayanların girdiği rüyalarımdan sıçradım. Beni, zamanın dışına çıkartan, geçmişe doğru çeken bu kadim arkadaşların dinlendiği kitaplar, bir gece yarısı açıldı. Konuşan ben değildim artık. Başkaları daha güzel yaşasın diye yoksulluğun omzuna elini çekinmeden atan arkadaşlardı. Dar alanda imparatorluk kuran, bir ayağı kırık sandalye üzerine çıkıp sempozyum örgütleyen, dünyaya gitmektense dünyadan gelen serseri bilgelerin toplandığı arastada bir rüya gördüm.
(Tanıtım Bülteninden)